27 Şubat 2011 Pazar

Yaşasın, elini kaşığa daldırdı!

Dün bu sebze püresi olayı yüzünden fena halde heyecanlıydık. Sabah gidildi, mama sandalyesi alındı (beni tanıyanlar gülmesin; tabii ki turuncu-yeşil). Çabucak eve gelindi, sandalye monte edildi ve hooop Lara içine oturtuldu. Tepkisi ne olacak? Sıkılıp debelenmeye başlaması kaç dakika sürecek? Baktık gülücükler saçıyor, hemen fotoğraf makinesi getirildi ve hevesle aynı pozdan yüz tane çekildi :)

Derken ben püresini hazırlamaya başladım. Sebzeleri buharda pişirmek için Tefal'in Baby Home makinesini kullanıyorum. Bu makine hem buharlı pişirici, hem blender. Dolayısıyla pratik. Ama ben acemi anne olarak onun kadar pratik miyim? Hayır tabii ki.

Patatesi, havucu, pirinci tek tek buharladım. Koyduğum su miktarı az geldi falan filan. Neyse en sonunda püreyi hazırlamayı başardım.

Ve o an! Kaşığın Lara'nın ağzına ilk uzanması. Ya reddederse... Gözümün önüne mama sandalyesinin karşısında maymun olan ben geldi bir an. Hadi Lara, hop hop Lara...

İlk önce yüzünü buruşturdu. Eh, haliyle. Vücudun tam onun istediği tat ve kıvamda hazırladığı anne sütünden sonra bu tatsız tuzsuz şey de nereden çıktı?! Üstelik teknik olarak da yemesi zor...


Derken, kaşığa olan ilgisinden midir nedir püreye doğru uzanmaya ve lokmasını alınca gülmeye başladı. Sonunda -tabii ki şu aşamada hepsini bitirmesini beklemiyoruz- tabağın bir kısmını yedi. Çok sevindim!


Tecrübeli annelerin dediğine göre bebek yemeyi reddederse zorlamamak, ona zaman tanımak gerekiyormuş. Alıştıkça her gün biraz daha fazla yermiş, ilk günlerde birkaç kaşık (kaşığın ucundan tabii) yemesi bile iyiye işaretmiş.

Bir de, bugün (ikinci günümüzde yani), elini kaşığa daldırdı. Sonra da parmaklarını yemeye başladı :) Diğer anneleri bilemem ama benim için Lara'nın yemek yerken üstünü, başını, elini vs. kirletmesi o kadar önemli değil. Elinde bezle dolaşan annelerden değilim yani. Bu yüzden, mamalı suratını ve sarı, yapış yapış ellerini görmek beni sadece güldürdü.



İşte ilk püre maceralarımız böyleydi. Ben bu yemek seanslarını pek sevdim doğrusu... :)

5 yorum:

Deniz dedi ki...

Seyda'cim super olmus bu blog!. Verdigin tariflerden ayrica deniycem... Ulkdeden ulkeye cok fark ediyo miniklerin yeme stili, biz 5.5 ayda basladik ilk hafta sebze suyu; patates, domates, havuc, pazi, yesil fasulye, kabak, bal kabagi, lahana iki ssat kaynatiliyor. Bu sebze suyuna 1 tatli kasigi parmazan, 1 tali kasigi zeytin yagi, 1 tatli kasigi aycicek yagi ve 2 corba kasi un (princ, taipioca, misir vb) ekleniyo. 1 haftadan sonra sebzelerin hepsini birden koyduk, ama kabiz problemi cikinca patates ve havucu cikardik. Kabiz problemimiz 2.5 aydan sonra hala devam ediyor, patates ve havucla ilgisi yokmus. Biki hafta sonra bu mamaya oglen et (tavuk hindi tavsan yada kuzu) aksam ise peynir (strachino diye bir peynir burda) ekliyorum. Ogleden sonra yarim elma, yarim armut, ceyrek muz, iki biskuvi 50gr sut, hmmm enfes oluyor, hatta Oli bitirmeyince ben goturuyorum. Dun sekizinci ay diyetine basladik. Domatesli makarna, ufak ufak makarnaciklar, biraz sulu, ustune kabugusoyulmus, cekirdegi temizlenmis domatesten zeytin yagi ile ss, ve biraz parmazan...ilk kasiklarda komik geldi agazinin icindeki minik parcaciklar, iyice evirdi cevirdi dis etleriyle ezdi yuttu ama 5. kasiktan sonra merak istekle beraber bitti, sebze mamamiza geri donduk, yarin oburgun tekrar deniycez! :D

Şeyda Odabaş dedi ki...

Teşekkürler Deniz'cim. Bu yemek konusu bırak ülkeden ülkeyeyi, aynı mahalledeki iki doktor arasında bile fark ediyor. Ben de o tarifleri bir süre sonra deneyeceğim. Zararlı içerik olmadıkça denemekte bir sakınca olacağını sanmıyorum. Biraz da insiyatif. Ve farklı tatlarla ne kadar erken tanışma, ileride o kadar az yemek seçme teorisine de katılıyorum.

Öylesine Biri dedi ki...

Sonunda blogumu buldum:) Yeni keşfettim çok güselmiş blogun sık sık bakıcam artık yeni ek gıdaya geçmiş bir anne olarak bahtiyarım:) Şey sorucam buharlı pişiricim var benim de Tefal in ama pirinç nasıl pişiriyorsun içinde. Seninkiyle aynı değil benim makina ama pirinci de tabağa koysam pişer mi ki içinde? tşkler şimdiden. Benim bloga da uğra bir ara:)
http://mademoyleisteboyle.blogspot.com/

Şeyda Odabaş dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Şeyda Odabaş dedi ki...

Merhaba,

Beğendiğine çok sevindim. Ben ilk başlarda pirinci sebzelerden önce Tefal'in minik sepeti var ya onda pişiriyordum. Çok sonraları -Lara 1 yaşına yaklaşırken- kendime biraz salma izni vererek cezvede haşlamaya başladım. Cezve zaman kaybını bayağı azalttı tabii. Sevgiler.

Yorum Gönder